İngiltere ve dünya çapındaki müslümanların yatırım yapmasına yardımcı olmak için geliştirilen fintech girişimi olan Wahed, İngiltere’nin ve dünya finansının başkenti olan Londra’daki ilk şubesini açtı. Klasik banka ve şubecilik anlayışından farklı olarak son yılların trendine uygun bir şekilde Wahed’in şubesi teknoloji perakende mağazalarını andıran oldukça şık ve modern tasarımıyla dikkat çekiyor.
Wahed’in destekçileri arasında Aramco ve Pogba var
New York merkezli, kendisini “helal yatırım platfotmu” olarak tanımlayan Wahed’in yatırımcıları arasında Suudi petrol devi Aramco ve dünyaca ünlü Fransız futbolcu Paul Pogba yer alıyor. Wahed’in öncelikli hedeflerinden biri olarak Birleşik Krallık’taki 3,9 milyon Müslüman’ın şeriat yasalarına uygun yatırımlar konusunda danışmanlık sağlamak olarak açıklandı. Wahed, islami finans ilkeleri doğrultusunda yeni bir bankacılık yaklaşımı ve merkezinde altının yer aldığı bir deneyim sunuyor.
Wahed ayrıca, kullanıcıların altın fiyatına endeksli yatırım fonlarına yatırım yapabilmek için para yatırmasına olanak tanıyan banka kartını da piyasaya sürüyor. Banka kartı ile hesaplarındaki altın ile kullanıcıların günlük alışverişlerinde ödeme yapabilmesi anlamına geliyor. Yatırımcılar hesaplarında bulunan altınları fiziki külçe olarak kullanabilecekler.
“Şubesiz dijital bankacılık güven sorunu yaratabiliyor”
Wahed’in CEO’su ve Kurucu Ortağı Junaid Wahedna, altına endeksli finans modelinin Müslüman – ve gayrimüslim – tüketiciler için kur dalgalanmalarını ve artan yaşam maliyetini yenmenin bir yolu olduğunu söyledi. Monzo ve Revolut gibi fintech platformlarının banka şubesi olmadan kullanıcıların tüm mali durumlarını yönetmelerine yardımcı olan akıllı telefon uygulamaları sunarak büyüdüklerine değinen Wadehna, müslüman topluluklar için bunun güven problemine sebep olabileceğini aktardı. Wahedna sözlerine şöyle devam etti:
“Birleşik Krallık’ta [Müslüman toplum] aslında ülkenin en düşük sosyo-ekonomik kesimlerinden biridir,” dedi, “düşük gelir veya finansal okuryazarlık.Güven sorunları var. Ve bu yüzden sana para konusunda güvenmeden önce fiziksel bir varlık görmek istiyorlar.”
Wahed’in hizmeti, müşterilerin finansal hizmetlerle ilgili İslami inancın katı doktrinlerine bağlı kalmasına yardımcı olmayı amaçlıyor: şeriat yasası, takipçilerinin kredilerden faiz almasını veya para kazanmasını ya da sermayesini alkol, kumar gibi alanlardan para kazanan firmalara yatırım yapmasını yasaklıyor.
Wahedna, borç verme odaklı fintech’leri eleştirdi
Modern fintech şirketlerinin geldiği noktayı ve felsefelerini eleştiren Wahed, Klarna gibi lider fintech platofmrlarının “şimdi al, sonra öde” hizmetlerinin yükselişiyle tüketici kredilerine fazla odaklandığını öne sürdü.
Wahedna, “Finans sektörünün çoğu gibi fintech’in de büyük ölçüde borç vermeye yönelik olduğunu hissediyorum. Aslında bu yaklaşım, yaşam maliyetini artırdığı gibi bir borç krizini de yeni ürünlerle daha da kötüleştiriyor. Şimdi satın al sonra öde şirketlerine bakarsanız, insanlar mücadele ediyor – bu en kötü inovasyon türüdür, insanları borca sokmayı kolaylaştırıyorsunuz” diye ekledi.
Bütün iş planları, borç verme geliri üzerine kurulu olduğuna değinen Wahedna, dijital bankaların bile teknoloji odaklı girdikleri sektörde sonunda bir klasik bankacılık lisansı almaya çalıştığını hatırlattı.
Kullanıcılardan toplam varlıklarından belirli bir yüzdesi alan servet yönetimi ücretleri alarak para kazanmaya odaklanan Wahed, kurulduğu 2017’den bu yana zarar ediyor. Wahedna, şirketlerinin Malezya ve ABD’de faaliyetlerinde başabaşa noktasına ulaştığını da sözlerine ekledi.
