Visa, geçen yıl yayımlanan “Growth Corporates Working Capital Index” raporunun ardından, şirket yöneticilerinin stratejik süreçlerine kıyaslama uygulamalarını daha kolay entegre etmelerine yardımcı olacak yeni dijital araçlarını tanıttı.
Visa Avrupa Ticari Çözümler Başkanı Lucy Demery, ticari işlemlerde son yıllarda büyük değişimler yaşandığını belirterek, “B2B ödemelerde büyük bir dönüşüm görüyoruz ve bu belirsiz ekonomik ortamda, hızla büyüyen işletmelerin ayakta kalması ve gelişmesi gerekiyor” dedi.
Özellikle, yıllık 50 milyon ila 1 milyar dolar arasında satış geliri elde eden orta ölçekli işletmeler için bu kıyaslama araçlarının kritik olduğu vurgulandı.
Growth Corporates Working Capital Benchmarking aracı, bölge ve sektöre göre özelleştirilebiliyor. CFO’lar ve mali işler yöneticileri, kendi şirketlerinin performansını sektördeki en iyi uygulamalarla karşılaştırarak gelişim stratejilerini belirleyebiliyor.
Demery, “Bilgi fazlalığı nedeniyle yöneticiler bazen nereden başlamaları gerektiğini bilemiyor. Bu noktada, CFO’lara ve mali yöneticilere zaman kazandırarak işlerine en uygun bilgileri süzgeçten geçirmelerine yardımcı olmayı hedefliyoruz” dedi.
Kıyaslama aracı, herhangi bir indirme gerektirmeden yöneticilerin kendi operasyonel ve nakit akışı performanslarını sektörlerindeki diğer firmalarla karşılaştırmasına olanak tanıyor. Örneğin, Avrupa’daki bir tarım firması, sektörde kurumsal ve sanal kart kullanımının %300 arttığını ve en başarılı firmaların faiz ödemeleri ile stok maliyetlerinden yıllık yaklaşık 11 milyon dolar tasarruf sağladığını görebiliyor.
Visa ve PYMNTS Intelligence tarafından 23 ülkede ve 8 sektörde yaklaşık 1.300 CFO ve mali yöneticiyi kapsayan son araştırmaya göre, şirketler çalışma sermayesi yönetimini iyileştirmek için yeni çözümlere giderek daha fazla ilgi gösteriyor. Bu alandaki en önemli yenilikler arasında sanal kartların ve token bazlı işlemlerin yaygınlaşması öne çıkıyor.
Demery, “Bu teknolojiler, gömülü finans çözümlerini yeni boyutlara taşıyor” diyerek, son bir yılda token bazlı ödeme çözümlerinde %44’lük bir artış yaşandığını ve bunun e-ticarette dolandırıcılığı %30 oranında azalttığını belirtti. Ayrıca, gömülü finans çözümlerinin tedarik zinciri ödemelerinde büyük bir dönüşüm sağladığını vurguladı.
Visa, sanal ödeme bilgilerini iş yazılımlarına, ERP sistemlerine ve muhasebe yazılımlarına entegre ederek, fatura ödemelerini daha güvenli ve otomatik hale getiriyor. SAP’nin Talia platformu ile gerçekleştirilen yeni iş birliği kapsamında, sanal kart kullanımıyla fatura ödemelerinin otomatikleştirilmesi üzerine çalışılıyor.
Ödeme sürelerini uzatmak (DPO – Days Payable Outstanding) bazı firmalar için cazip görünse de, bu strateji tedarikçilerle ilişkileri zayıflatabilir ve onların mali sağlığını riske atabilir. Öte yandan, tedarikçiler açısından bakıldığında, kart ödemelerini kabul etmek, tahsilat sürelerini (DSO – Days Sales Outstanding) hızlandırarak alacak risklerini azaltabilir.
Bu kıyaslama araçları sadece şirketler için değil, aynı zamanda bankalar ve FinTech firmaları için de önemli içgörüler sunarak, onların orta ölçekli firmalara yönelik hizmetlerini daha verimli hale getirmelerine yardımcı olabilir.
Demery, kıyaslama uygulamalarının önemini vurgulayarak, “Bu araçlar gerçek, iş dünyası için son derece önemli ve çalışma sermayesi çözümlerine dair daha önce düşünülmeyen yeni fikirler ortaya çıkarıyor. CFO’lar ve mali yöneticiler, bu araçları kullanarak iş süreçlerinde büyük verimlilik sağlayabilir ve sermayelerini daha etkin yönetebilirler” dedi.