2025 yılında, yeme-içme sektöründe dijitalleşmenin hızlanmasıyla birlikte uçtan uca çözümler sunma stratejimiz daha da güçlendi. 22 ülkede 6 bini aşkın terminale ulaşmamız, uluslararası sahadaki büyümemizin ne kadar hızlandığını gösteren önemli bir eşikti. 2026 yılı ve sonrasında, Protel’i yeni ülkelerde konumlandırmak ve global ayak izimizi genişletmek üzere çalışmalarımızı adım adım ilerletiyoruz.
Ürün yol haritamızda, bir yandan müşteri deneyimi ve memnuniyetini artıracak geliştirmelere odaklanırken, bir yandan da yapay zekâyı işletmecilerin günlük hayatına daha fazla dahil edeceğiz. Örneğin, rezervasyonla çalışan işletmelerde rezervasyonlar artık sesli ya da yazılı olarak bir yapay zekâ ajanı üzerinden doğrudan sisteme alınabilecek.
Simpra COO’SU Mehmet Emin Çangal
- Simpra açısından 2025 yılı nasıl geçti? Hem ürün tarafında hem de operasyonel büyümede öne çıkan başlıkları bizimle paylaşır mısınız?
2025 yılında, yeme-içme sektöründe dijitalleşmenin hızlanmasıyla birlikte uçtan uca çözümler sunma stratejimiz daha da güçlendi. POS sistemlerinden stok ve maliyet yönetimine, online rezervasyondan kiosk ve servis robotlarına uzanan ürün ailemiz, hem Türkiye’de hem de globalde daha fazla işletmenin tercihi hâline geldi. 22 ülkede 6 bini aşkın terminale ulaşmamız, uluslararası sahadaki büyümemizin ne kadar hızlandığını gösteren önemli bir eşikti.
Özellikle müşterilerin işletmelere farklı kanallar üzerinden masa rezervasyonu yapmak için kullandığı Check & Place rezervasyon sistemi ile işletmelerin stok ve maliyet yönetimi gibi hayati konuları yönettiği Simpra Inventory’nin kullanımının artması, işletmelerin verimlilik ve kârlılık yönetiminde bize olan güvenini pekiştirdi.
- Simpra’nın 2026 ve sonrasına yönelik stratejik kurumsal hedefleri neler? Özellikle SaaS tabanlı çözümlerinizin ölçeklenmesi ve yeni dikeylere genişleme konusunda nasıl bir yol haritanız bulunuyor?
2026 yılı ve sonrasında, Protel’i yeni ülkelerde konumlandırmak ve global ayak izimizi genişletmek üzere çalışmalarımızı adım adım ilerletiyoruz. Ürün yol haritamızda, bir yandan müşteri deneyimi ve memnuniyetini artıracak geliştirmelere odaklanırken, bir yandan da yapay zekâyı işletmecilerin günlük hayatına daha fazla dahil edeceğiz. Örneğin, rezervasyonla çalışan işletmelerde rezervasyonlar artık sesli ya da yazılı olarak bir yapay zekâ ajanı üzerinden doğrudan sisteme alınabilecek.
Bunun yanında, sektörün en gelişmiş stok ve maliyet yönetimi sistemi olan Simpra Inventory’ye yeni özellikler ekliyoruz. Bu sayede yalnızca restoranların değil, büyük ve kurumsal otellerin de operasyonel verimliliğine katkı sağlayacak, pazardaki SaaS tabanlı stok ve maliyet yönetimi sistemi açığını önemli ölçüde kapatmış olacağız. Bizi en çok heyecanlandıran konulardan biri de ödeme tarafında attığımız adımlar. 2025 yılı içinde başlayan Garanti BBVA Simpra e-faturalı POS kampanyasını derinleştirip farklı kuruluşlarla zenginleştirmeyi hedefliyoruz; buna paralel olarak, KOBİ ve esnafın elini güçlendirecek yeni ödeme ve altyapı çözümleri üzerinde çalışıyoruz.
- Kısa ve orta vadede Simpra için hangi yeni ürünler, modüller veyaplatform geliştirmeleri ön plana çıkacak? Simpra, yapay zekâ başta olmak üzere yeni teknolojileri çözümlerine nasıl entegre ediyor?
Simpra, mevcut ürün ekosisteminde “ürün tamamlama” dönemini geride bıraktı; artık üzerine koyduğumuz, olanı daha iyi hâle getirdiğimiz ve daha fazla fonksiyon eklediğimiz bir fazdayız. Bu sayede birlikte çalıştığımız işletmelerin hayatına çok daha fazla kolaylık ve operasyonel verimlilik katacağız. Yepyeni kiosklar, QR menüler, mutfak sipariş ekranları ve sadakat uygulamalarının yanı sıra tüm yazılımlarımızda önemli arayüz ve fonksiyon güncellemeleri yol haritamızda yer alıyor.
- Türkiye’deki pazar payınızı genişletirken, aynı zamanda Simpra’yı küresel bir marka hâline getirme yönünde nasıl bir strateji uyguluyorsunuz? Hangi ülkeler veya bölgeler öncelikli büyüme hedeflerinize dahil?
Simpra hâlihazırda bir SaaS ürün olduğu için, indir-kullan yapısıyla dünyanın dört bir yanından müşteriye sahip. Şu anda birinci önceliğimiz, yakın coğrafyalarda Simpra’yı mevzuat ve altyapı olarak hazır hâle getirmek. Çünkü bir ülkeye girmek; o ülkenin mevzuatını, vergi sistemini ve paket servis altyapılarını Simpra ile uyumlu hâle getirmek anlamına geliyor. Diğer teknolojilerin yurt dışına açılmasına kıyasla daha meşakkatli bir hazırlık süreci var. Şu an ekiplerimiz, Avrupa’da belirli ülkelerde tam da bu tür hazırlıklar üzerinde çalışıyor.
Simpra’nın en güçlü yönü; işletmelerin tüm operasyonunu tek bir entegre platformdan yönetebilmesini sağlaması
- Simpra ekosistemi bugün ödeme çözümlerinden operasyon yönetimine, sadakat sistemlerinden POS teknolojilerine uzanan geniş bir yapıya sahip. Bu entegre yaklaşımın müşterilerinize sağladığı rekabet avantajını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Simpra’nın en güçlü yönü, işletmelerin tüm operasyonunu tek bir entegre platformdan yönetebilmesini sağlaması. POS, rezervasyon, QR Menü, kiosk, servis robotları ve Inventory gibi ürünler arasında kurulan sorunsuz veri akışı sayesinde işletmeler hem zaman kaybını hem de manuel hata riskini en aza indiriyor. Örneğin, bir satış yapıldığında stokların otomatik güncellenmesi, kârlılık analizlerinin anında oluşması, müşteri verilerinin bütünleşik biçimde işlenmesi ve tüm bu verilerin şubeler arasında merkezî olarak yansıtılması, kullanıcıların operasyonel verimliliğini belirgin şekilde artırıyor. Bu bütüncül yapı, işletmelere hem maliyet avantajı hem de çok daha tutarlı ve güçlü bir misafir deneyimi sunma imkânı veriyor.
2026’da ilk etapta Avrupa’da belirli ülkelerde faaliyet göstermeyi hedefliyoruz
- Önümüzdeki dönemde Simpra’nın yatırım, iş ortaklığı veya yeni pazarlara açılma planlarında öne çıkan başlıklar neler? Globalde büyümenizi hızlandıracak yeni stratejik adımları paylaşır mısınız?
2026 yılında Simpra’nın yurt dışı açılımını somut adımlarla hayata geçirmeyi planlıyoruz. İlk etapta, Avrupa’da belirli ülkelerde faaliyet göstermeyi hedefliyoruz; bu da ürün yol haritamızı, mevzuat ve entegrasyon gereksinimlerini bu ülkelerle uyumlu olacak şekilde ele almamızı gerektiriyor. İş ortaklıkları ve entegrasyon tarafında ise oldukça hareketli bir dönemden geçiyoruz. Simpra’ya entegre olmak isteyen çevresel yazılımlar konusunda neredeyse her hafta en az 2-3 farklı firmayla tanışıyoruz. Ağırlama sektöründe start-up aşamasında olan ya da ürün geliştiren tüm firmalara çağrım şu; bizimle iletişime geçsinler.
Bu iş birlikleri, onların hem vizyonunu genişletiyor hem de Simpra pazar yerinde yer alarak daha görünür olmalarını sağlıyor. Bugün 50’ye yaklaşan entegrasyon sayımızla Simpra, bu konuda küresel pazardaki POS firmaları ile eşdeğer bir konumda.


